Suruplama yapılırken dışardan polen in gelmesi arılarınıza saglıklı bır sekılde işler,polen olmadığı zaman ne kadar beslenme yaparsanız yapın,mevcut koloninin yavruya yatmaz sadece bal stok yapar,buda arınızın ac kalmamasına bır avantajdir.
Polen İle Takviye
Doğada Polen kaynaklarının az olduğu dönemlerde bu ihtiyacın takviye edilmesi gerekıyor, Bunun için bir önceki yıldan arılarınızın beslenmesi için olen özünü stok yapmanız gerekmektedir,100 adet arının var ise 25 kg polen ın önceki yıldan toplanması gerekıyor.
Polen ile arıya nasıl takvıye yapılır sorusuna gelince
Polen,soya fasulyesi unu ve ince öğütülmüş pudra sekeri bunlar kek yapma makınlerinde karıstırılarak macun halıne getırılır ve kucuk posetlere koyularak,arının mevcuduna gore çıtaların üzerine konulması gerekıyor,
Bu sekılde yapmış olduğunuz bir beslenme,ana arının erken yumurta atmasını saglamakla beraber genc ve yogun bir iş çi kadrosu için size ön hazırlık olacaktır.
İlkbaharda seker yerıne tabikii ballada besleme yapabılırsınız,balın az olması ve degerli bir arı ürünü olması nedenıyle seker kullanılmaktadır.
Yapılan beslemelerle birlikte işçi arıların salgıladığı arı sütü ile yavruların gelişimi ve ana arının yumurta atmasında cok buyuk bir etkendir.
İlkbahar Arı besleme teşvik Şurubu ile Beslemenin Diğer Besleme Ürünlerine Üstünlüğü Hangi özellikleri Sebebiyledir.
Balın antiseptik/antimikrobiyal, osmotik, hidrojen peroksit ve asiditesine bağlı yapısı,bakteriyel gelişimi önlemesine bağlanmıştır.
Bal temel olarak iki monosakkaritin yoğunlaşmış bir karışımıdır.
Bu karışımda su etkisi az olduğu için yani su moleküllerinin çoğunluğu monosakkaritlere bağlı oldukları için mikroorganizmaların hayatta kalmasını sağlayacak nemden ve sudan yoksundur. Böylelikle balda hiçbir mikroorganizma canlı kalamaz.
Antimikrobiyal etki
Balın yüksek şeker oranı, hipertonositesini artırdığı için etrafındaki bakterilerin suyunu hipertonik alana çekip bakteri hücrelerinin büzüşmesini sağlar.
Bir antiseptik olarak balın metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) gibi dirençli bakterilere karşı etkili olabileceğini savunan araştırmalar mevcuttur.
Bal içindeki hidrojen peroksit, tıbbi olarak kullanılan hidrojen peroksite üstündür. Balın içindeki hidrojen peroksit aktif hale sulandırma sonucunda gelir.
Vücut sıvıları tarafından sulandırılarak etkili hale geçer.
Hem yavaş olarak etkinlik kazanması hem de tıbbi hidrojen peroksitten daha düşük bir yoğunlukta bulunması balın mikropları öldürüp vücudun hücrelerinin zarar görmemesini sağlar.
Bal pH’ı 3,2 ila 4,5 arasında olduğu için enfeksiyondan sorumlu bakterilerin çoğalmasını önler.
—— Özetlersek,Balın bu özelliklerinin tamamı İnhibite etkisi olarak tanımlanmıştır,günümüzden yaklaşık 80 yıl önce.
Erken İlkbaharda,verileceği döneme göre sulandırılarak hazırlanacak Bal şuruplarının inhibite etkisi sebebi ile Kış Mevsiminden çıkan arıların sindirim sistemlerinde sayıları çoğalmış olan zararlı mikroorganizmaların elimine edilebileceğini anlayabiliyoruz.
Balın sulandırılmasında kullanılacak suyun asitliği balın asitliğine yükseltilmeli,bu işlem yapılmazsa sulandırılan bal kısa sürede arılar tarafından alınamazsa ekşiyebilir.